Yaşamın ilk adımı nefes — ve çoğu zaman onu fark etmeden alıyoruz. Oysa doğru nefes farkındalığı, bedensel sağlığımızın yanı sıra zihinsel berraklık, duygusal denge ve stres yönetiminin de temel anahtarıdır.
Wellbeing Uzmanı Ebru Şinik, “Nefes farkındalığı bir lüks değil, biyolojik bir ihtiyaçtır.” diyor. Ona göre nefesi yalnızca fizyolojik bir refleks olarak değil, “yaşam kalitesini düzenleyen bir ritim” olarak görmek gerekiyor.
Gün içinde ruh halimiz, stres düzeyimiz ve enerji kapasitemiz nefes ritmimizle doğrudan bağlantılı. Sadece birkaç dakika boyunca burundan, farkında olarak, yavaş ve derin nefes almak hem sinir sistemini sakinleştiriyor hem de zihinsel netlik sağlıyor.
“Ağız değil, burun nefesi hayatı dengeler”
Şinik’e göre nefes çalışması dendiğinde hâlâ birçok kişi ağızdan nefes alıp vermeyi düşünse de bilimsel olarak burun nefesi çok daha etkili. Burun nefesi; havayı filtreler, nemlendirir ve vücudun doğal ritmini dengeleyen sinirsel tepkileri harekete geçirir.
Her yerde, her anda farkında nefes
Günümüz şehir yaşamında uzun meditasyonlara vakit ayırmak zor olabilir. Ancak birkaç dakikalık nefes molaları bile zihni resetleyip bedenin stres tepkisini azaltır. Şinik’in önerisi:
- Sabah işe giderken 3 dakika boyunca sadece burundan nefes alıp verin.
- Toplantıdan önce nefesinize odaklanın, ritmini izleyin.
- Gün sonunda derin, farkında nefeslerle gevşeyin.
“Doğru nefes almak, yalnızca bedeninizi değil, hayat algınızı da dönüştürür.” — Ebru Şinik
#EbruŞinik #DoğruNefes #Wellbeing #BurunNefesi #NefesteSaklıHayat #Mindfulness